08 Mayıs 2023

Kısa Notlar 36

MÜSLÜMAN MÜSLÜMANIN KARDEŞİDİR 

(Trt Radyo- Günebakan Programı 

Ankara 3.Şubat.2023)


-Müslüman Müslümana zulmetmez, haksızlık yapmaz. Sadece mazluma değil, zalime de yardım ederiz; onu zulmetmekten engelleriz. Böylece ona yardım etmiş olur, onu zulmünden alıkoyarız. 

-Müslüman Müslüman kardeşinin ihtiyacını gözetir. Bu toplumsal duyarlılık ihtiyaçlı kimsenin gelip de ihtiyacını söyletmeden karşılayan bir yaklaşım; bir o kadar nazik, bir o kadar karşı tarafın durumunu incitmeden yani onu isteme zilletine düşürmeden. Cenâb-ı Hâk böylesi ârif olmayı bizlere öğütledi. Nitekim böyle olmayanları ayette cahil olarak tanımladı. Diyor ki; “Yoksulluklarını (iffetlerinden dolayı) gizli tuttukları için cahiller onları zengin sanır.” Bakara-273

Çünkü yoksulluklarını belli etmezler. Bu ayeti kerime ârif olanların, iffetli olan ihtiyaçlı kimseleri önden sezebildiklerini bize öğretmiş oldu. Cahil onu iffetinden ötürü zengin zanneder. 

-“Müslüman kardeşinin ihtiyacını gideren kimsenin Allah da ihtiyacını giderir.” Bu hadisi şerif bize şunu öğretiyor; her ne yaparsak Allah rızası için yapmak, kişilerarası iletişimimizi Cenâb-ı Hâk ile ilişkilendirmeyi öğrenmek. “Komşu komşunun külüne muhtaçtır” düşüncesi seküler bir bakış açısı. Burada bir menfaat ilişkisi oluşabiliyor. Oysa kişi, kardeşimin ihtiyacını giderirsem Allah da benim ihtiyacımı giderir düşüncesiyle bunu yapmalı. Karşılığı Cenâb-ı Hâkk’a duyulan sevgi ile ilişkilendirilmemiş bir yardım oracıkta kalır. Bu iyilik ve güzellikleri gayrimüslimler de yapıyor ama bunun kayda değer bir tarafı yok. 


-“Kim bir Müslümanın ayıp ve kusurunu örterse, Allah da (cc) o kimsenin ayıp ve kusurunu örter.” Hadisi Şerif 

Hepimiz kusurlu varlıklarız, hiçbirimiz günahsız değiliz. Nebevi öğretide kötülüklerin açığa vurulmaması var. Çünkü kötülükler konuştukça çoğalır, dillere düştükçe yayılır. Bunun topluma vereceği zarar, bir kişinin bu kusuru işlemesinden daha büyük bir kabahate dönüşür. Öyleyse bunu nasıl önlemeli? Oracıkta etrafını çevirip kapatmalı, o kişiyle sınırlı kalmasını sağlamalı. Başkalarının duyup da akıllarına düşmesini engellemeli. Çirkin bir amel konuşula konuşula sıradanlaşır, bir vakit sonra diğer insanlara da sirayet eder. Birileri o kötü fiilleri yapsa bile onu setredip kapatmak esasken, bunları senaryolaştırıp televizyonlarda, filmlerde topluma yansıtmak korkunç bir kabahat olur. Dizilerdeki çirkin konular hane hane, oda oda konuşulup yayılıyorsa bir zaman sonra eylemlere yansır. Allah azze ve celle kötü fiillerin yapılmasını sevmediği gibi, konuşulmasını da sevmez. Setredersek toplumun sağlığını, vicdanını, esenliğini korumuş oluruz. 


“Allah, çirkin ve kırıcı sözlerin konuşulmasını, hele bunların açıkça söylenmesini sevmez; ancak haksızlığa uğrayan kimse hariç” Nisâ-148

Hiç yorum yok: