15 Eylül 2023

İstikametinizi O’na Yöneltin

  Sıkıntılar bizi uyandırır, bir miktar kendimize gelmemizi sağlar ama sıkıntılar ortadan kalktıkça da hemencecik yine tekrar kulağımızın üstüne yatıp hayatı uçsuz bucaksız sorunsuz bir alan olarak görmeye yelteniriz. Cenâb-ı Hak bu durumdan Kur'an'da sıklıkla söz ediyor.

  Neden bu biçimde hayatı algılamaya meylediyoruz? Neden sorumluluklara sahip çıkmaktan uzak duruyoruz, imtina ediyoruz?

  Kişiler niyetlerini olumlu yahut olumsuz istikamette gerçekleştirebilirler. Cenâb-ı Hak bunu dilemiş, buyuruyor ki; “Dileyen iman etsin, dileyen de küfür etsin.


  Cenâb-ı Hakk'ın dileği bu şekildedir. Alternatifleri ne olabilirdi? Cenâb-ı Hak şöyle dileyebilirdi; ‘’Herkes iman etsin’’ o zaman kimse açısından bir iradeden söz edemezdik. Çünkü artık yüce Yaradan’ın meşieti insanlara irade bahşetmek yerine insanları belli bir kulvarda cebretmek şeklinde olurdu. 

  O zaman bizler iradi varlıklar olarak gerçek kimliklerle değil de sürüler olarak mecbur olurduk. Bunun da bizim açımızdan iyiyse de iyiliğinden bizim bir hissemiz yok kötüyse de kötülüğünden bir hissemiz yok. Çünkü zorunlu bir senaryoyu herkes yaşamak zorunda kalırdı. Cenâb-ı Hak böyle dilemediğini söyledi. 

  Etrafımızdaki mevcut bütün koşullar, durumlar, ortamlar kişinin alacağı kararın şekillenmesine hizmet ediyor. Yani Cenâb-ı Hakk'ın bu yarattığı ortamdaki çeşitlilik de bu yarattığı ortamdaki imkanlar da bu yarattığı ortamdaki hareketlilik de günden güne gelişen ve değişen durumlarda hepsi bizim bunların karşısında bunları görüp de nasıl bir karar oluşturacağımıza hizmet eden bir ortam şekillenmesi. 

  İçimizdeki dışa bakan yüzü ile mahrem, bize bakan yüzü ile kendi kendimize kaldığımız, kendi kendimize konuştuğumuz hatta kendi kendimize hesaplaştığımız anlar var. Fıtratımızın bize seslenen iyi yanları eksik değil Cenâb-ı Hak onları da yaratmış, kişinin kötüyü karara bağlaması için, içinde epeyce aşması gereken merhaleler var. Yani onu almak üzere olduğu yanlış kararın yanlışlığını onun yüzüne vuran: 

—Böyle yapma bu yaptığın şey yanlış... diyen içte bir hesaplaşma süreci de yaşanıyor. Kişi kötüyü karara bağlarken arzuları istekleri hevesleri ve duyguları ile buna karşı onu bundan caydıracak bir karşı istikamet üzere tutacak taraf da var. Onu iyiliğe davet edecek taraf da var.

  Cenâb-ı Hakk diyor ki; “İstikametinizi Cenâb-ı Hakk’a yöneltin, O’na teslim olun.”(Zümer-54)

  

  Bizim irademizi şekillendirmemiz hayattaki en büyük sermayemiz. İrademizi yaşayabileceğimiz serbestlik ortamı kalktığı anda biz o sermayemizi, o imkânı kaybetmiş oluyoruz. O imkânı kaybettiğimizde; 

—Ah keşke yapsaydım, ah keşke şöyle etseydim… diye geçmişe dönük nedamet ifadeleri hiçbir işe yaramıyor.


Gençlerle Söyleşi-19’dan Kesitler 

KONU: NİYET

Bursa/13.Mart.2020

https://www.youtube.com/live/h387xLNNCuo?feature=share

Prof. Dr. Halis AYDEMİR

Hiç yorum yok: