Gazze İman Mektebi ve Direniş Modeli | 22.08.2024 | İnsan ve Değer Şurası 2024
Dersten Kısa Notlar:
-El-Halil ve Yahudilerin İddiası
M.Ö. Hz. İbrâhim'den (as) beri Yahudiler ve Siyonistler El-Halil kentini sahiplenmişlerdir. "Biz İbrahim'in çocuklarıyız" diyorlar. Onlar için mesele, soy ve soyun yurdu üzerindendir.
Siyonist fikre sahip olanlar ve Batılılar, 1900'lerde yersiz yurtsuz bir halkı Filistin coğrafyasına getirerek "yerlerine ve yurtlarına yerleştiriyoruz" dediler. Bu düşünce aslında Hristiyanlığın bir düşüncesidir.
-Mesele Toprak mı?
Olaylara İslamî bakış açısıyla baktığımızda, mesele gerçekten bir coğrafya, bir halk, bir halkın yurdu, "burası senin yerin, burası benim yerim" meselesi mi?
Bazı gençler meseleyi şu topraklar şu milletlere, bu topraklar bu milletlere diye tapulanmış bir şekilde görüyorlar. Topraklara başka milletleri sokmama ve savunma gerektiği yönünden bakıyorlar.
İslamî perspektife baktığımızda mesele asla böyle değildir.
Bu bir soy meselesi değildir.
-Arz Allah’ındır: İlahi Miras
Bizim Hz. İbrahim (as) ile ilişkimiz neyse olayın püf noktası odur. Meseleye toprak meselesi olmadığından farklı bir cihetten bakıyoruz:
"Muhakkak ki toprak, arz Allah'ındır”
Hak Teâlâ, kendi arazisinde bizleri yaşatıyor. Ve "... Ona (arza), kullarından dilediğini mirasçı kılar" (A'râf / 128).
Biz meseleyi bir toprak ya da soy meselesi olarak görmedik ki, onlarla öyle bir kavgamız, bir hesabımız var diyelim.
-Gazze’den Öğrendiğimiz Tek Gerçek
Gazze'nin bize ve âlemin bütün çocuklarına öğrettiği şey, Hz. İbrahim'i (as) memleketi Harran'dan hicrete zorlayan şeyle aynıdır:
Cenâb-ı Hakk'tan başka tapacak ilah yoktur. Biz yalnızca o yegâne ilaha, sahibimize, var edicimize, yegâne tek bir ilah olarak O'na taparız. Bütün mesele esasında budur!
-Şeytanın Savaşları: Siyonizmden Faşizme
Şeytanın asıl kavgası Allah'a (cc) ibadet eden insanlara yöneliktir. Şeytan bugün siyonizmi, yarın faşizmi, ötesi gün başka bir "-izm"i kullanır. İşte şeytanların asıl kavgaları, Allah'a (cc) kulluk eden ve O'ndan gayrısına kulluk etmeyen, özgürleşmiş yüreklerdir.
Cenâb-ı Hak buyuruyor ki:
"... Şeytanlar kendi adamlarına, size karşı mücadele oluştursunlar diye vahyediyorlar" (En'âm / 121).
Onların tarih boyunca tek düşmanları, kula, maddeye, toprağa, etnik kökene, kariyere kulluğu reddetmiş kimselerdir.
Hayır! Yegâne kulluğumuz Allah'a (cc)'dır.
Dünyadaki savaşların, her şeyin özeti budur; diğerleri teferruat olarak kalır.
"İşte biz böylece her peygamber için suçlulardan düşmanlar var ettik..." (Furkan / 31).
-İmtihan: Müslümanların Sınavı
Bizi karşımıza çıkardığı düşmanlar üzerinden yoklayan Cenâb-ı Hakk'tır. İçinden geçtiğimiz sürecin tüm unsurlarıyla Yaratıcısı Cenâb-ı Hakk'tır. O zaman bu zalimlerin bize ne yaptığına dair dersimizi Cenâb-ı Hakk'tan öğrenmeliyiz. Karşımızdaki düşman bloğu, varlığımızın nedeni olarak sınandığımız sürecin olmazsa olmaz bir parçasıdır.
Bir kimse bu dünya sürecinden, bu imtihandan "Ayağıma toz değmesin, elim sıcaktan soğuğa geçmesin, kâfirler gibi dünyayı güzel yaşayayım, sonunda da cennetlere ulaşayım" diye bir plan yaparsa, bu yanlış bir plandır. Bu plan, dünyanın gerçeğine uymaz.
Bu kişi, eninde sonunda ya dünyadaki mutluluğunu, güzelliğini, hoş yaşamını önceleyip ahiret sevdasından kopacaktır; ya da Cenâb-ı Hakk'ın onu sürecin içinde sınadığı noktada dünyayı gözden çıkaracaktır. "Ya Rabbim, dünyadaki vaadini istiyorum, bu dünya nedir ki?" diyecektir. Başka yolu yok!
-Gazze’de İnsanlık: Hümanizmin Sonu
Gazze'deki olaylarla birlikte hümanist dünyanın tanınmaz hâle gelmesine şaşırdık mı? Bebeklerin, çocukların, kadınların katledilmesine, her türlü vahşete tanık olduk.
İnsanın aslında bu dünyada hiçbir şeyinin garantisi yokmuş dediğimiz noktaya geldik; orman kanunlarına!
Şeytanın aslında hiçbir karakteri yokmuş.
-İman ve Fitne: Zorlu Yoldan Geçmek
Bu dünya hayatını hak ile batılın kavgasını görmek üzere kendi düşüncelerimizi Gazze üzerinden resetlemek zorundayız. Gerçek mümin isek, Hak Teâlâ bizi de benzer şekilde, illa ki benzer süreçlerden geçirecektir.
İman, dünyada bir kavganın, bir mücadelenin; dürüstlük, dünyada bir zorlanmanın ve zorlu yolculuğun adıdır. Başkası asla düşünülemez!
İnsanlar sandılar mı ki "iman ettik" diyecekler ve ondan sonra hiçbir fitneye uğratılmayacaklar? (Ankebût / 2).
İlk şehidemiz Sümeyye (rha) "İman ettim" dedi ve çok geçmeden, düne kadar kendisiyle hiçbir problemi olmayan Ebu Cehil, baş düşmanı olarak kapısında belirdi.
Çünkü "Âlemlerin Rabbi'nden başka ilah tanımıyorum" dedi!
Prof. Dr. Hfz. Halis AYDEMİR
👇🏻👇🏻👇🏻
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder