10 Kasım 2024

Vahiy Ekseni İman

Vahiy Ekseni İman - Günah İlişkisi I 05.10.2024 I İHH İstanbul


Seminerden Kısa Notlar: 


-Niyetlerin Düzeltilmesi İçin Dua

Rabbimiz, öncelikle niyetlerimizi rızasına uygun eylesin. Eğer uygun değilse, tashih edip düzeltsin. Sonra da bu yaptığımız amellerde hakkı söylemeyi, konuşmayı ve neticede öğrendiklerimizle amel edebilmeyi, bunlara muvaffak olabilmeyi bizlere nasip etsin. Amin.


-İman: Allah’ın Varlığına Şehadet

İman, kulun Cenab-ı Hakk’ın varlığına şehadet etmesi ve buna tanık olmasıdır. Yani bu dünya, kontrol edeni olmayan, rastlantısal hareket eden, başından beri yaratanı olmayan sahipsiz bir ortam değildir! Bu ortamın bir yaratıcısı ve amacı vardır. Yaratıcı, bir sebebe dayalı olarak yaratmıştır ve bu dünya gözetim altındadır.

"Şüphesiz ki Rabbin gözetlemektedir." (Fecr 14)


-Kâfirlerin dünyaya dair zannı, bir sahibi ya da başlatanı olmadığı yönündedir! Çünkü bu şekilde düşündüklerinde kendilerini rahat hissediyorlar; günah, cürüm, suç kavramlarından kendilerini kurtarıyorlar, hatta yanlış denen kavramdan dahi kurtuluyorlar. Ancak doğru ve yanlışın temel dayanağı Hakk Teâlâ’dır. Allah’ı denklemin dışına çıkaran veya O’nun hiç yeri olmadığını iddia eden bir yaklaşım, doğru ve yanlışın temelini de bütünüyle yok eder.


-Zamanda yaşarken birbirimizin ayağına basmayalım diye "birimizin hürriyeti, bir başkasının hürriyetinin başladığı yerde durur" şeklinde göreceli bir hukukumuz var.

Ama bizim günah kavramımız bu hukukun çok ötesinde bir şeydir. Çünkü "özde varlığımız yok" diyenlerin ürettikleri hukuk sadece bu hayatın işini kolaylaştıran, öte hayatı öngörmeyen ve bu dünyayla sınırlı kalan bir yapıdır.


-Yaradan’a Karşı Sorumluluk

Bizim "günah" yani Yaradan’a karşı sorumluluk kavramımız, hayata Yaradan’ın yüklediği anlamla ilişkilidir. Diğerleri ise "özde varlığımız yok, hepsi bu hayattan ibaret" dedikleri için hayat, kısır bir mecrada ilerler ve zamanla vahşileşebilir.


-İman, hayatın bir sahibinin olduğunu kabul eder.

"De ki: 'Hamd Allah’a mahsustur. O, ayetlerini size gösterecek ve siz de onları tanıyacaksınız. Rabbin, yaptıklarınızdan habersiz değildir.'" (Neml 93)


-Gerçek bir mükellef olan her kişi için, Cenab-ı Hakk ayetlerini göstermeyi ve anlamayı güvence altına almıştır. Bu yüzden şimdiden "Elhamdülillah" deyin ve oldu bilin!


-Her insanın yaratılışı, "Bu âlemin bir yaratıcısı var" diye tanıklık edecek ve şehadet edecek ayetleri görmeye yatkındır.


-Cenab-ı Hakk’ın varlığından bir kişi emin olmazsa, Allah’ı (cc) tanımayı geciktirirse veya bu konuda zayıf kalırsa, bundan doğacak olan sorumluluğu da o kadar cılız olur.


-Görmediği bir şeye insanın daveti, Cenab-ı Hakk’ın herkese besbelli oluncaya kadar dış dünyadan ayetlerini göstermesi şeklinde gerçekleşir. İyi bir müminin yapabileceği en iyi şey, kendi tecrübesi ve Yaradan’ın vahiy ile haber verdiği bu iki sebepten ötürü, istikamet üzere O’nu tanımaya devam edebilmesidir.


Prof. Dr. Hfz. Halis AYDEMİR 

👇🏻👇🏻👇🏻


https://www.youtube.com/live/Lv6h4aB0Zr4?si=iwChs1tQoWHWkwZC

Hiç yorum yok: