HEDONİZM | Dost Tv | 20.7.2022
Dersten Kısa Notlar:
-Zevklerin peşinden koşmak, onları amaç edinmek; hedonizm.
-Hedonizm şunu der: Hayat bir şekilde sonlanıyor, o zaman şu üç günlük dünyayı bari zevkli yaşayalım.
-Allah azze ve cellenin “doğrusu bu” dediği bir şeyden vazgeçip alternatifi olan hazzı zevki elde etmeye yöneliyorsak, hedonist bir tercih yaptık demektir. Bu zamanla davranış ve tutku haline geliyor.
-“Bilin ki dünya hayatı, bir oyun, bir eğlence, bir gösteriş, aranızda bir övünme, mal ve evlâtta bir çokluk yarışından ibarettir.” (Hadid-20)
-Güzel bir yemek, güzel bir tatil, güzel bir eğlence, güzel bir şehvi birliktelik… Bunlar bir çekim alanı oluşturuyor. Allah azze ve celle de kulunu bu çekim alanına karşı doğrular ve yanlışlar düzleminde sınıyor. Doğru ve yanlışlara dikkat edebilecek mi yoksa şunu mu diyecek; “doğru da olsa yanlış da olsa benim için fark etmez; ben artık pusulamı kalbimle aklettiğim süreçlerden ayırıyorum, arzularıma oturtuyorum.”
-“Kendi istek ve tutkularını (nefsi hevâsını) ilah edineni gördün mü? Şimdi sen ona vekil mi olacaksın?” (Furkan-43)
“Gördün mü hevasını ilah edinip Allah'ın bir ilim üzerinde saptırdığı ve kulağı ve kalbi üzerine mühür koyup görme gücünün üzerine de perde çektiği kimseyi?” (Casiye-23)
Arzuları, hevayı öncelemedin bedeli var. Eğer bir kimse hevasını öncelerse Cenâb-ı Hak bu kimsenin akletme süreçlerini tıkamaya başlıyor. Kişinin hakkı algılayan yanını (kulağını, gözünü, kalbini) kapatır. Dolayısıyla kişinin çıkarının,hevasının peşinden gitmesi küçük bir şey değildir. Hedonizm aslında hakkın alternatifi olan güzergahın adıdır. Bu kişiler dünya hayatını yaşamak isterler ve haktan uzaklaşırlar. Bu,dünyayı tercih edip ahiretten vazgeçmenin tercihi…
-Cenâb-ı Hak diyor ki kişi arzularının peşine düşmek istediği için ayetlerimizi reddediyor ve Bizi tanımıyor. Cenâb-ı Hak kişiye rağmen kişiyi belli bir istikamette zorlamaz. Kişinin dilemesini diler.
-Cenâb-ı Hak Kendisinden sıyrılıp dünyaya yönelenlere dünyayı da yaşatmıyor: “Kim de beni anmaktan yüz çevirirse mutlaka sıkıntılı bir hayatı olacaktır.” (Taha-124)
Onlara kendi içlerinde bir tükenişi yaratıyor Cenâb-ı Hak.
Adamın örneğin her türlü imkanı var. Ama içten, onu yaşayacağı bir zevki,kıvancı,tadı bulamıyor. Kendini o hoşnutlukta hissetmiyor. Şikayet edeceği yeri de yok. Tükenmişlik sendromu yaşayıp intihara uyuşturucuya başvurabiliyorlar. Elde edemediği zevk uğruda kendi bedenini heder edebiliyor.
-“Erkek olsun kadın olsun, kim inanmış bir insan olarak dünya ve âhirete yararlı işler yaparsa kesinlikle ona güzel bir hayat yaşatacağız ve böylelerinin ecirlerini de muhakkak surette yapmış olduklarının daha güzeliyle vereceğiz.” (Nahl-97)
İman ve salih ameller üzere olan insanın örneğin bazı imkanları sınırlı bile olsa, kurduğu sofra az bile olsa oradan mutlu bir şekilde lezzetle kalkabiliyor. Zengin ve hoş bir hayat yaşıyor gibi görünmelerine yanılmayın. Cenâb-ı Hakk’a rağmen gidilen yolda azap üzerine azap vardır.
-Hedonistik yol dünyayı da ahireti de kaybettirir. Cenâb-ı Hakk’ın çağırdığı yol hem dünyayı vaadeder hoş yaşatır hem de ahirette kalıcı, sonsuz bir gelecek vaadeder.
-“O gün, dünyada iken küfre batmış olanlar ateşe sunulacak ve kendilerine şöyle denecek: ‘Siz bütün zevklerinizi dünya hayatınızda hoyratça harcayıp tükettiniz ve bunlarla safâ sürdünüz. Âhirete eli boş geldiniz. Bu gün ise, hiç hakkınız olmadığı halde yeryüzünde büyüklük taslamanız ve doğru yoldan çıkmanız sebebiyle alçaltıcı bir azapla cezalandırılacaksınız!’” (Ahkaf-20)
-Şartları ne kadar zevk için uygun hale getirdikçe zevkin bir o kadar zorlaşması, bir o kadar zevkin ortamdan uzaklaşması. İhtiras ve doyumsuzluk hali.. Cenâb-ı Hakk’ın istediği ve gösterdiği istikametten gitmediğin zaman Allah azze ve celle
sana bütün süreçleri kapatıyor. Senin içindeki bütün zevk ayarları Cenâb-ı Hakk’ın elinde olduğu için orada çaresiz kalıyorsun. Zevk düştükçe hırs artıyor, hırçınlaşıp kişi risk alıyor ve daha absürt istikametlere girmeye başlıyor. Bu da onu daha taşkın kılıyor, Allah azze ve cellenin ahiretinden hiç bir payı kalmayacak düzeyde taşkınlaşmış bir sonuca varıyor.
Prof. Dr. Hfz. Halis AYDEMİR
👇🏻👇🏻👇🏻
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder