Vaazdan Kısa Notlar:
-Bedenimizdeki olan yüzlerce şeye vakıf olamadığın için çaresizliğini kabul etmelisin. İnsanın yaratılışı böyle bir çaresizlik içinde. O yüzden diklenme Rabbine! Kendini bir şey zannetme!
-Emri hak yerine gelince bedenin yere seriliyor. Sırada bekleyen çaresizleriz.... Giden kimse de geri dönmüyor.
-Kul Cenâb-ı Hakk’tan bağışlanma dilemekten yüksünmez. O benim Sahibim bağışlanma dilerken ben ondan utanır mıyım? Huzurunda hüngür hüngür ağlamaktan, zavallılığımı, çaresizliğimi, bir hiç olduğumu O’nun önünde hissetmekten geri durur muyum?
-Zulmü ben işledim ya Rabbi. Sen hatırlattın, öğrettin, hepsini gösterdin; ben günahlarımı itiraf ediyorum, şimdi sana sesleniyorum. Eğer mağfiret edecek olursan bu sana yaraşır; azametinden, kibriyandan olan bir şeydir, ben hak ettiğim için değil. Ben buna el verdiğim için değil. Aslında af edilecek tarafım yoktu da Rabbim rahmetinden, büyüklüğünden affetti derim. Ama eğer kovarsan -ki kovabilir, çünkü çok hududu zorladım, çok yanlış şeyler yaptım. Kovsan hükmündür, adilsindir ve yeridir. Demem ki bana zulmetti.
Peki senden gayrı bana kim rahmet edebilir? Gideceğimiz neresi olabilir? Sen bizi esirgemezsen biz ziyan edenlerden oluruz, bittik demektir.
-Bir şey isteyeceksen Rabbinden iste!
Prof. Dr. Hfz. Halis AYDEMİR
Cuma Vaazı | Bursa-Nilüfer Camii 15.Aralık.2023
https://www.youtube.com/live/lDDTTKAQVO8?si=1MByGih7rNQJFLYD
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder